OSD Yönetim Kurulu Başkanı Haydar Yenigün otomotiv pazarı ile ilgili değerlendirmelerde bulundu. 2021 yılı beklentilerin üzerinde gittiğinini belirten Yenigün sözlerini şöyle sürdürdü”
Bu aralar çok yoğun bir gündem yaşıyoruz. Geçmiş yıllarla mukayese ettiğimizde gündemimiz çok farklı. Küresel problemlerimiz, sıkıntılarımızla ilgili bazı maddeleri sizlerle paylaşmak istiyorum. Bunlardan birincisi; malum mikroçip darboğazı… Hikayenin hepsini gayet iyi biliyorsunuz. Söylemek istediğim; artık ilk günlerde “bugün yarın geçer, rahata kavuşuruz önümüzdeki aylarda” dediğimiz çip krizi sanki önümüzdeki kısa, orta vadeyi hala işgal edecek gibi. Çeşitli danışmanlık firmalarının yayımladığı raporlar bize bunun maalesef böyle gideceğini gösteriyor. İlk günlerde Japonya’daki deprem sonrası ortaya çıkan yangın ve benzer zamanlarda Amerika’da oluşan ağır soğuklar nedeniyle fabrikalarda oluşan sıkıntı artık giderildi. O fabrikalar gayet güzel hatta daha yüksek kapasitelerde çalışıyor. Ancak, bu sefer de onlara gelen hammadde sıkıntıları olduğunu gözlemlemeye başladık. ABD Başkanı’nın yaptığı toplantıyı daha önce sizle paylaşmıştım artık Amerika’nın da bu konuya ağırlık vererek, Çin, Uzakdoğu ile bağlantısını koparmak istediği söylenmişti. Ama buradaki rakama, grafiğe bakarsanız, grafik içinde bulunduğumuz yıllarda Çin’in çok ciddi bir atılım yapacağını gösteriyor. Yani Amerika’nın bu yaklaşımı esasında Çin’de çoktan başlamış durumda. Bizim de Türkiye olarak bu konuda bir şeyler yapmamız gerekiyor. Rakamlar ürkütücü bu dönemde. Uluslararası raporlara bakarak söylüyorum; bu yıl, şu ana kadar mikroçip krizinden ötürü 4,94 milyon adet araç üretilmedi. Bu rakamın yıl sonuna kadar 6,1 milyon adede ulaşması tahmin ediliyor. Mikroçip krizinin dünya otomotiv endüstrisine maliyeti ise 110 milyar dolar ” diye konuştu.
“ÜRETİM YÜZDE 23.3 ARTIYOR”
2021 yılı beklentilerin üzerinde iyi gidiyor. Ancak, olumlu tablodaki artışları dikkate alırken baz etkisini de göz önünde bulundurmakta fayda var. Üretimin yüzde 23,3 artıyor olması tabi ki her bakımdan çok önemli ama büyüklük olarak geçen yılı da dikkate almak lazım. İhracatımız adet veya tutar olarak; kapasite kullanım oranımız, üretimimiz hepsi yükseliyor. Beni en çok sevindiren de kg başına ihracat değerimiz. Ana sanayinin katkılarıyla şu anda yüzde 6 civarında artmış durumda. Bu rakamı, oldukça iyi bir gelişme olarak görüyoruz. Zaten geçmiş toplantılarda da söyledimiz gibi bu durum önümüzdeki 3 ila 4 yıl artarak devam edecek. Çünkü, endüstrinin tamamı yüksek teknolojiye yöneliyor.
“BU SENE TRAKTÖR YILI”
2020 Nisan ayını hatırlıyorsunuz, Nisan ayı hepimizin unutmak istediği bir ay. Geçen sene çoğu fabrikamız kapandı, zor bir dönemdi. Biz her zaman 2017 yılı, yani endüstrinin en iyi olduğu yıl ile mukayese ediyoruz ki esas hedef noktamızı kaybetmeyelim. Kendimizi şu anki göreceli olarak yüksek görünen rakamlarla oyalamayalım. Esasen bizim hedefimiz 2017’deki yüksek üretim sayılarını yakalayıp bir an önce o rakamlarının üzerine çıkmak. Kapasite kullanım oranlarına geldiğimizde; burada çok önemli olan konu ilk 6 ayın gidişatı. Görüyorsunuz her bir metrikte her bir araç tipinde yükselme var. Traktördeki yükselme özellikle dikkat çekiyor. Her zaman söylüyorum bu sene traktörcülerin yılı, oldukça iyi bir şekilde gidiyor. Ama diğer bütün ürünlerde de rakamlar iyi. Kamyon grubunda neredeyse fabrikalar bildiğim kadarıyla siparişlere yetişemiyorlar. Bir kısmı canlı pazardan, bir kısmı da şu malum mikroçip tedarik sorunu nedeniyle…
“2017’DEN OLDUKÇA UZAĞIZ”
İhracatta ise yine Nisan ayını bir an için dikkate almayın lütfen. Aynı resim burada da var. Hemen hemen ilerleyen aylar, yani geçtiğimiz Mart ayından itibaren aynı veya daha iyiyiz geçen yıla göre ama 2019’dan uzağız. 2017’den ise oldukça uzağız. Hepimizin derdi bir an önce o yüksek sayılara ulaşmak. İhracata geldiğimizde; güzel rakamlar görüyorsunuz ama bunun çok daha güzel olması lazım. 32,7 milyarlık ihracat rakamı hala kafamızda, toplam yıldan bahsediyorum. Ona ulaşmak üzere çalışıyoruz ama önümüzde çeşitli engeller var. Avrupa’nın da kendi iç pazarı olmak üzere ama onların üstesinden geleceğiz. Bir an önce eski durumumuza kavuşmamız lazım, ihracat bizim olmazsa olmazımız.
“TOPLAM PAZAR BEKLENTİSİ 900 BİN İLE 1 MİLYON ARASINDA
Burada da dış ticaretin toplamını görüyorsunuz. Bu da bizim için değerli bir metrik. Niye önemli bu? Aldığımız, sattığımız arasındaki fark… Geçtiğimiz dönemlerde birkaç yıl sıkıntılı bir süreç geçirmiştik ama teknolojinin de faydasıyla, yerlileşmenin büyük desteğiyle, burada artı değer yaratmaya başladık. Ve tüm krizlere karşın da devam ediyoruz. Ayrıca, her zaman söylüyoruz sanayici olmakla birlikte Türkiye’deki pazar bizim en önemli konsantrasyonlarımızdan bir tanesi. Pazar bu sene, geçtiğimiz yıla göre oldukça iyi bir grafik çiziyor. Hatta şöyle söyleyeyim; ODD’deki arkadaşlarla konuştuğumuzda, oradan anladığım, onlarda da beklentilerin üzerinde giden bir sektör algısı var. Bu, ne kadar daha sürecek? Önümüzdeki dönemlerde göreceğiz ama şu anda toplam pazar rakamı beklentisi kimine göre 900 bin, kimine göre 1 milyona doğru gidiyor gibi. Önümüzdeki dönemlerde göreceğiz. Bu da az önce gösterdiğim üretimdeki durumun iç pazara yansıtılmış hali. Geçmiş yılın aynı dönemi ile ciddi bir fark görülüyor, bunlar önemli, değerli göstergeler.
Traktörü özellikle belirttim çünkü rakamları sizin de dikkatinizi çekmiştir. Oldukça iyi bir resim çiziyor, geçtiğimiz dönemlerdeki o azalmanın yanında yine turkuaz renk, mavi rengin üzerinde. Bu da traktör sanayimiz için önemli ve değerli bir gelişme.
“AB’DEKİ TOPARLANMA SÜRÜYOR”
En önemli pazarımız olan AB otomotiv pazarında burada da tüm göstergelerin yeşil olduğunu görüyorsunuz. Bunda iki tane ana neden var. Bir tanesi Avrupa’daki otomotiv ekonomisinin toparlanma trendi, özellikle de teşvikler nedeniyle. Biliyorsunuz Almanya’daki o büyük hurda teşviki çok ciddi katkı sağlamıştı öncelikle ticariye. Diğer taraftan da baz etkisi nedeniyle oldukça iyi bir resim çiziyor Avrupa otomotiv pazarı. Bu bizim için iyi bir şey.
Otomobile dönersek spesifik olarak otomobilde de ciddi bir kıpırdama görüyorsunuz. Bu da özellikle Avrupa’ya ihracat yapan otomobil üreticilerimiz, otomobil üreticisi üyelerimiz açısından çok olumlu bir resim, umarım böyle de devam edecek. Tabi, 2019’da ihracatta yüksek bir rakam görüyorsunuz Euro olarak, bu Dolar/Euro durumundan dolayı bir üstteki basamakta 2018 yılında dolar bazındaydı, az önce bahsettiğim 30 milyar doların üzerindeki ihracat o yıldan. Ama üretime ve ihracatın adedine baktığımızda 2017 yılı, az önce referans vermememin nedeni de oydu. Bizim beklentimiz ne? Biz 2017 yılındaki adetleri üretip, bugünkü araç değerinden ihracat yapmak istiyoruz. O zaman bu “32” diye gördüğümüz rakamlar tabii çok çok daha yukarılara çıkacak. Bence bizim hem sektör olarak hem memleket olarak ihtiyacımız da zaten o” diye konuştu.
