Yeni Haberler

Otomotiv basını yasta. Levent Çezik’i kaybettik

1973 doğumlu gazeteci Levent Çezik mücadele ettiği Covid-19 hastalığına yenik düşerek vefat etti.

Gazetecilik mesleğine 1996 yılında Akşam Gazetesi’nde başlayan Çezik, kariyerine daha sonra Tercüman Gazetesi’nde devam etti ve burada Otomotiv Editörlüğü görevini de üstlendi.

Tercüman Gazetesi’nin kapanmasından sonra iş hayatına şahsına ait Gündem PR, İletişim ve Danışmanlık şirketiyle devam eden Çezik, aynı zamanda www.otomobilhaber.com.tr isimli siteyi de yayın hayatına almıştı.

Otomotiv Gazetecileri Derneği üyesi olan Çezik, 2 çocuk babasıydı.

Levent Çezik

“CAN DOSTUM KARDEŞİM NURLAR İÇİNDE YAT”

Bu sabah saat 07.00’da çalan telefonumun sesi ile yataktan fırladım, Kalbim güt  güt atmaya başladı, bu saate hayırdır diye geçirdim içimden.

Arayan kişi Fırat İpek’ti o an anladım, dostum Levent seninle ilgili kötü bir haber verceğini. 

Telefonu açtım, Fırat’ın boğuk bir ses tonuyla “Ercan abi Levent abiyi kaybettik” dedi. O an yıkıldım be dostum. Ah Leventim ah, zamansız gittin be dostum. Dile kolay, 25 yıllık bir tanışıklığımız, kardeşliğimiz ve dostluğumuz vardı seninle.

O kadar çok şey paylaştık ki hangi birini yazayım bilemiyorum. Yazacak çok anımız var be dostum.
Güler yüzlülüğün, herkesin yardımına koşan o koca yüreğin ve adam gibi adamlığın hiç unutulmayacak kardeşim.

Ne çok şey var aslında sana söylemek istediğim, ne çok şey var teşekkür borçlu olduğum dostum.

Ne çok yaşanmış anılarımız var. Sana ne çok takılırdım, özellikle otomotiv lansmanlarında ama hiç kızmazdın bana, hepsini o koca yüreğinde yumuşatırdın ve bana gülerek “Ulan yaptın yine yapacağını” derdin gülerek.

Dostluğumuz da bizimle büyüdü, bizi biz yaptı. Seni hiç asık suratlı görmedik be dostum.

Hatta asık suratlı insanları bile gülen yüzünle ikna eder, hayatı en sevecen haliyle anlatırdın. İyiki seni tanımışım, iyi ki dostum, kardeşim, arkadaşım ve sırdaşım olmuşsun.

Hep derdin “Hayat bir film zaten…

İnsan payına düşen rolünü oynayıp hakkın yoluna yürüyor er ya da geç” evet dostum sen de dediğin gibi yaptın.

Ama rolün daha bitmemişti kardeşim.

Sen filmi erken bitirdin. Peki, acelen neydi?  Daha oynayacak çok rolümüz vardı.

Tüm dünyayı cehennem çeviren Covid-19 denen lanet virüs seni de götürdü.

Seninle Çin’e birlikte gitmiştik, oradaki şu sözün geldi aklıma kardeşim.

Çin Seddi’ni gezerken şunları söylemiştin…

“Bak Ercan bu Çinliler var ya bir gün dünyanın başına öyle bir bela olacak ki göreceksin” demiştin.

Ben de sana  “Ya Levent nereden aklına geliyor böyle saçma sapan şeyler, korkama Çinliler istesen de sana bir şey yapmaz” demiştim.

Ve Covid-19 virüsü ilk Çin’in Wuhan kentinde ortaya çıkınca beni aramıştın telefonla…

“Hatırladın mı Ercan efendi sana yıllar önce söylemiştim bu Çinliler dünyanın başına bir bela getirecek diye bak dediğim çıktı”.

Evet dostum dediğin çıktı.

Ve bu virüs seni de bizden ayırdı.

En zoru ne biliyormusun dostum,

Yine bir gün oturuyorduk sana yine çok takılıyordum “Ya ben olmasam sen kiminle uğaşacaksın çok merak ediyorum” demiştin.

Evet dostum, senin gibi kimseye takılamam, senin gibi kimse bizim nazımızı çekmez.

Seni asla unutmayacak unutmayacağız… Telefonumda numaran, hep duracak kardeşim.

Mekanın cennet olsun…

Ercan KARACA

 

Daha Fazla Göster

İlgili Makaleler

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu